Page 179 - 9. SINIF VIP TÜM DERSLER KONU ANLATIMLI - EDİTÖR YAYINLARI
P. 179
3. Tema: Anlamın Yapı Taşları
Kişileştirme X Örnekler
İnsana özgü birtakım niteliklerin insan dışındaki varlıklara ak- Batı ülkelerinde bu yüzyılın başından itibaren boşanmalar
tarılmasına kişileştirme denir. Anlatıma güç ve canlılık katan sürekli artış göstermiştir. Kuzey Amerika ülkeleri, özellikle
kişileştirme, anlatılmak istenen düşünceyi daha etkili ifade et- ABD boşanmada hep başı çekti. Söz gelimi 1915 yılında her
meyi sağlar. 10 evlilikten biri boşanmayla biterken, 1974’te her iki üç ev-
lilikten biri boşanmayla bitmiş. Yalnız 1966-73 döneminde
X Örnekler boşanmalarda yüzde 37 artış olmuş. Kaliforniya eyaletinde
neredeyse 10 evliliğe karşı 9 boşanma oluyor. Buna göre
Şiir kapımı çaldı mı elimde ne varsa bırakırım. Başköşede- her yıl 1 milyon aile dağılıp parçalanıyor.
dir onun yeri. Geldi mi sağanak halinde gelir. Gitti mi de hiç
zorlamam. Sabırla dönüşünü beklerim. Artık o bir süre öy- Parçada Batı ülkelerinde boşanma oranının son yıllarda hızla
EDİTÖR YAYINLARI
küler, oyunlar yazmak için özgür bırakmıştır beni. Yokluğunu arttığı düşüncesi işlenmiştir. Yazar, aktardığı bilgileri inandırıcı
değerlendiririm. kılmak amacıyla bu alanda yapılmış araştırmaların sonuçların-
dan yararlanmıştır.
“Kapı çalmak” ifadesi insana özgü bir özellikken yukarıdaki
parçada “şiir kapımı çaldı mı” şeklinde kullanılarak insan dı-
şındaki bir varlığa (şiire) aktarılmıştır. Somutlama
Soyut kavramları benzetme yoluyla görünür kılmaya somutla-
ma denir. Düşünceyi kolayca kavratmak amacıyla başvurulan
Tanık Gösterme somutlama tekniği en çok örnekleme, tanımlama ve karşılaş-
tırma gibi düşünceyi geliştirme yöntemleriyle birlikte kullanılır.
Okuyucuyu savunduğu düşüncenin doğruluğuna inandırma-
ya çalışan yazarın beğendiği, değer verdiği ve kendi alanında X Örnekler
söz sahibi olan başka bir kişinin sözüne yer vermesidir.
Benim ruhum hava ile dolu bir şişeye benzer. Bu şişe hiçbir
Yazarın savunduğu düşünce ile tanık gösterdiği kişinin sözü, zaman hayat kaynağı olan oksijenden mahrum kalamaz. Bu
anlamsal yönden birbirini destekleyici niteliktedir. Bu tip an- şişenin içindeki havayı istediğiniz kadar boşaltmaya çalışı-
latım içeren yazılarda tanık gösterilen kişinin sözü genellikle nız, yine içinde biraz olsun oksijen kalır. Ruhumun kanına
tırnak içinde yazılır. can veren manevi oksijen de “ümit”tir.
Anlatıcı, soyut bir kavram olan ruhunu somut bir kavram olan
X Örnekler şişeye; soyut bir kavram olan ümidini ise yine somut bir kav-
Şiir yalnız hayallerin görkemi, fikirlerin oturmuşluğu, duy- ram olan oksijene benzetmektedir. Böylece içinde bulunduğu
guların coşkunluğuyla oluşturulamaz. Duygular, sanatlar, duyguları somut bir şekilde dile getirmektedir.
fikirler başka eserlere taşınır belki ama söyleyiş şiirden
koparılamaz. Ahmet Haşim, “Şiir nesre çevrilmesi mümkün Soyutlama
olmayan nazımdır.” sözünü bunu anlatmak için söylemiştir.
Okurda bir konu ya da kavramla ilgili çağrışımlar uyandırmak
Bu parçada “şiirde söyleyişin önemi” üzerine yazarın düşün- amacıyla somut kavramlara soyut anlamlar kazandırmaktır.
celeri yer almaktadır. Yazar bu düşüncelerini Ahmet Haşim Soyutlama yoluyla anlam yoğunlaşır. Okurun, bilgi ve yaşam
gibi büyük bir şairin aynı konu üzerine söylemiş olduğu bir sö- birikimine bağlı olarak yorum yapması sağlanır. Bu tür anla-
zünü alıntı yaparak güçlendirmiştir. tımlara özellikle şiirlerde rastlanır.
X Örnekler
Sayısal Verilerden Yararlanma Bileğine güvenen insanlar sonunda hüsrana uğrar. Oysa
Düşüncelerin istenen etkiyi uyandırması ve inandırıcı olma- yapılanlara karşı sabırlı olmak kişinin ne kadar yürekli ol-
sı için üzerinde durulan konuyla ilgili, yapılmış araştırmaların duğunu gösterir.
sonuçlarından yararlanma yöntemidir. İstatistikler ve sayısal “Bilek” kelimesi somut anlamlı bir kelimeyken bu parçada
veriler kişisel bilgilere oranla daha gerçek ve inandırıcı olduğu “güç” anlamında kullanılarak soyutlaştırılmıştır. “Yürek” keli-
için bu veriler anlatımı güçlendirir, okurun anlatılan düşünceye mesi ise “kalp” anlamındayken parçada “-li” ekini alarak “ce-
daha kolay ve tereddütsüz inanmasını sağlar. saret” anlamında kullanılmıştır.
Türk Dili ve Edebiyatı 179