Page 29 - tyt-agresif-turkce
P. 29

PARAGRAFTA ANLAM                                                                      121

            4  Kayıkhâne koleksiyonu; bu minvâlde sık rastlanıldığı   6     ● Torino'da 1889'da hayatının dönüm noktasına
               üzere; arkeolojik kazılardan bir araya getirilerek değil   yürüdüğünü bilmeyen Nietzsche, şehri dolaşır-
               de içerdiği tüm parçalarla olduğu gibi muhafaza edile-  ken bir faytoncunun atını kırbaçladığını görür.
               bilmiş, en önemli koleksiyon olma özelliğini taşır. Ser-  At  o  kadar  yorgundur  ki  kırbaç  darbelerine
               gilenen, 34 kayıktan birçoğunun boyu 20 metreden   tepki veremez hâlde yere çökmüştür. Nietzs-
               fazladır fakat en gözde parçası, 16. yüzyıldan kalma   che, koşarak atın yanına gider, boynuna sarılır,
               40 metre boyundaki kadırgadır. Tabii bunların organi-  ağlayarak ata bir şeyler söyler bilincini yitirir
               zasyonun ne kadar estetik, işçiliğinin ne kadar kaliteli,   ve bayılır. Bayılmadan önce ata "Anne, sen-
                        EDİTÖR YAYINEVİ
               iç ve dış kaplamalarının, kurgusunun ve konuşlanma   den özür dilerim" veya "Anne, ben bir aptalım"
               biçiminin tam bir harmoni oluşturduğunu söyleme-  dediği rivayet edilir. Bu olaydan sonra tam 10
               mize gerek yok herhalde... Küreklerinin ve kayıkçı-  yıl kimseyle konuşmaz dengesiz davranışları
               larının dahi varaklı, kıvrımlı kayık rotalarıyla boğaza   artar, akıl hastanesine yatırılır ama asla eskisi
               doğru tam tekmil vaziyet alarak konuşlanmış olması,   gibi olamaz.
               gören herkese, istemsizce "Yürü, hâlâ ne diye oyunda
               oynaştasın!" dedirtir. Bu 34 kayık, iki eldivenin parmak     ● Dostoyevski benzer bir olayı Suç ve Ceza'da
               düzeninde, birbirlerine paralel olarak ve burunlarını   Raskolnikov'un  uykularını  kaçıran  en  büyük
               İstanbul Boğazı’na doğrultmuş bir şekilde dizilirler.   kabusu olarak bir çocuğun çaresizliğiyle anla-
               Boğaz’dan yapıya bakan, gözlerinden dışarı kızakla-  tır. Raskolnikov küçük bir çocuktur. Bir ara-
               rın uzandığı büyük bir kayıkhane görürken müzeden   bacı yorgun yürüyemeyecek hâldeki atını; hiç
               Boğaz’a bakanın gördüğüyse bir rıhtımdır: Sanki açıl-  acımadan, çekemeyeceği kadar insanla dolu
               mayı bekleyen bir filonun son tedariki yapılmaktadır.  arabayı  çekmesi  için  kırbaçlar,  yanındakiler
                                                                de onunla birlikte ellerine geçen her şeyle ata
               Bu parçada;
                                                                vururlar. Küçük bir çocuk olan Raskolnikov ata
              I.  Alıntı cümlesine yer verme                    sarılır, ağlar yardım ister ama kimse ona yar-
              II.  Sayısal verilere yer verme                   dım etmez. En sonunda arabacı herkesin gözü
              III.  Açıklamaya yer verme                        önünde atı vahşice öldürür. Yaptığından kendisi
              IV. Karşılaştırmaya başvurulma
              V.  Diyaloglara yer verme                         ve onunla birlikte olanlar büyük keyif alırlar.
               yukarıda verilenlerden hangisine başvurulma-   Bu iki metinde işlenen ortak düşünce aşağıda-
               mıştır?                                        kilerden hangisidir?

               A) I         B) II          C) III         D) IV          E) V  A)  At, insan için çok değerli bir hayvan olmasına
                                                                 rağmen ata gereken değerin gösterilmemesi
           5  Orada gördükleri karşısında heyecanlandı gezgin.   B)  Hayvanlar insanlara hizmet etmek için yaratıl-
               Çorak arazinin ortasında böyle bir sarayın olabi-  mışlar, bunun için vazifesini yapmayan hay-
               leceğine hiç aklı ermiyordu. Yerler şimdiye kadar
               üzerinde yürümediği güzellikte halılarla kaplıydı.   vana cezasının kesilmesi
               Tavana,  parlak  ve  işlemeli  madenden  avizeler   C)  Şehir  içinde  çalışan  atların  problemlerinin
               asılmıştı. Bol işlemeli ipek yastıklar, deri koltuklar   çözümü adına dertlenen insanların bu derdi
               zenginliğin ihtişamını yansıtıyordu. Hizmetçiler lez-  fazla kaldıramamaları
               zetli yiyeceklerle dolu tepsilerle gidip geliyor, çay   D)  Hassas insanların hayvanlara karşı yapılan
               sunuyorlardı.
                                                                 yanlış davranışlar karşılığında psikolojik yıkım
               Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki-  yaşamaları
               lerden hangisi söylenemez?
                                                              E)  Atların insan eliyle öldürülmesine karşı top-
               A)  Olaylar oluş sırasına göre verilmiştir.       yekûn mücadele verilmesi gereğinin vurgulan-
               B)  Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.          ması
               C)  Karşılaştırma yapılmıştır.
               D)  Betimleyici ögelere yer verilmiştir.
               E)  I. kişili anlatım kullanılmıştır.
   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34