Page 94 - 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI KAZANIM ODAKLI VE BECERİ TEMELLİ SORU BANKASI
P. 94
5. ÜNİTE: SOHBET VE FIKRA
Fıkra (Köşe Yazısı) KAZANIM TESTİ 2
13. Aşağıdakilerden hangisi fıkra için doğru bir bilgi 16. İstanbul aydınında öteden beri bir Avrupai adam olmak
değildir? özlemi vardır. Batılılar gibi prensip sahibi, metotlu, işlerini
rasyonel “akit” bir düzene koymuş, her gün saat kaçta
A) Gazete veya dergilerin sütunlarında, genel bir başlık
altında yayımlanır. ne yapacağını ve ne düşüneceğini bilen, randevularına
B) Güncel olaylar, kişisel görüş ve düşünceye bağlana- dakikası dakikasına sadık, ziyaretlerini ihmal etmeyen,
mektuplara zamanında cevap veren ve vazife hayatı
rak yorumlanır. saat gibi işleyen adam olmak hayalindedirler. Belki Tan-
C) Günübirlik konular uzunca bir şekilde ele alınır. zimat’tan beri bazı İstanbul aydınlarının ideali hâlinde
D) Günlük konuşma dilinden yararlanılır. yaşamışlardır. Kılığı, kıyafeti, hayat üslûbu, tavrı, edası
E) Yazar günlük deyimlerden, nükteli sözlerden yarar- ve insanlarla münasebeti bakımından bu medeni adam
lanabilir. tipini gerçekleştirmiş Osmanlı aydınlarına rastlamadım
değil. Bu insanlara “çelebi adam”, “efendi adam”, “dest
un Monsieur” dendiği de olurdu. Kısacası İstanbul aydını
mükemmelce bir adamın vasıfl arını Batılı adamda, Avru-
pai adamda arıyordu. Ama ne kadarını buldu, bilemiyo-
rum.
Bu metin tema, dil ve anlatım özellikleri bakımından
incelendiğinde bu metnin türünün aşağıdakilerden
hangisi olduğu söylenebilir?
14. Fıkra türü ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi
yanlıştır? A) Röportaj B) Makale C) Hikâye
A) Yazarın, güncel olayları kanıtlama gereği duymadan D) Fıkra E) Anı
yazdığı kısa yazılardır.
B) Genellikle gazete ve dergilerde yazılan köşe yazıları 17. Yolun üstündeki bir cami avlusunda her akşam geçtikçe
bu gruba dahil edilmektedir. görürdüm. Bir sürü çocuk türlü türlü oyunlarla, haylazlık-
C) Doğal bir dile, günlük deyimlere ve yer yer nükteli larla meşgul olurlar, arada bağrışırlar ve kavga ederlerdi.
sözlere yer verilir. Bir akşam yine geçiyordum. Oyun yoktu; şimdi çocuk-
D) Fıkra yazarı kendi kendisiyle konuşur tarzda bir an- lar yine halka olmuş, bir şey seyrediyorlardı. Pek tuhaf,
latım benimser. pek eğlenceli bir temaşa (seyir) karşısında bulunuyor-
E) Türk edebiyatındaki ilk örnekleri Tanzimat Dönemi’n- lar gibi hepsi mütebessimdi. Büyük zevkle seyrettikleri
de kaleme alınmıştır. manzara ihtimal ki her gün gördükleri bir hâldi. Orada-
kilerin hepsinden büyük bir çocuk, adeta genç bir adam
üzerine saldıran küçük bir çocuğu dövüyor, ağır sözlerle
yanından itiyordu. Fakat beriki her tokat yiyişinde yeni
bir feryatla haykırarak bütün yüzü gözü her yere düşüp
kalkmaktan kirle, gözyaşlarına bulanmış olduğu hâlde
yine karşısındakinin üzerine atılıyor: “Benimdir o, ver!”
feryadıyla bir kamçıyı almak, geri istiyordu.
15. “Ben gazetedeki köşemde roman eleştirileri yapmam.
Zaten bu köşelerin görevi de eleştiri değildir. Amacım, Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
okuyucuya bazı günlük sorunları tanıtmak, bu sorunlar mez?
hakkında düşüncelerimi, derinliğe inmeden, kanıtlamaya A) Yazar, gözlemlerinden hareketle çocuklar arasındaki
kalkmadan ifade etmektir. Kısa, yoğun ve günübirlik bir kavgayı anlatmıştır.
yazılardır bunlar.”
B) Konuşma havası içerisinde bir anlatım söz konusu-
Yukarıdaki parçada yazılarından söz eden sanatçının dur.
aşağıdaki metin türlerinden hangisini örneklendir- C) Bir olay, betimleyici bir tavırla gözler önüne serilmiştir.
diği söylenebilir?
D) Anlatımda samimi bir üslup benimsenmiştir.
A) Mektup B) Fıkra C) Deneme E) Anlatıcı öznel değerlendirmelerde bulunmamış, bir
D) Makale E) Anı durumu kanıtlama yoluna gitmiştir.
Markaj Yayınları / 11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı
MARKAJ YAYINLARI 93