Page 30 - 2024 vakıflar genel müdürlüğü konu anlatımlı soru bankası
P. 30
14. VAKIF TERMİNOLOJİSİ
ÜNİTE
DATA YAYINLARI
A AHFÂD : Hâfîd’ in çoğuludur. Hafid torun de-
mektir. Bir kimsenin çocuklarının çocukları
ÂBÂ - ECDÂD: âbâ eb’in, ecdâd cedd’in ço- ve bunların çocukları . o kimsenin torunudur.
ğuludur. Eb, baba, ced, büyükbaba demektir. Ahfâd her batında furûa şâmil olduğundan
Neseb ve veraset gibi hususlar bakımından 1284 tarihli Arâzî-i Emîrîye ve Mevkûfenin
“baba” ve “büyükbaba/dede” hukukta bazı Tevsi-i İntikali hakkındaki nizamnamenin 1.
meselelerde bahis konusu olur. Neseb, ortak maddesinde evladın furûu anlaşılmamak için
bir asıldan ve müteakiben birbirinden husule ahfâd tâbiri tefsire lüzum görülerek “fakat mîrî
gelen şahıslar arasındaki birleşme ve bağ- ve mevkûf arâzi mutasarrıflarının erkek ve kız
lantıdan ibarettir ki biri tûlen, diğeri arzen ol- çocukları mevcut olmadığı halde uhdesinde
mak üzere iki kısma ayrılır. Tûlen nesep baba, bulunan arâzî ikinci derece ahfadına yâni er-
oğul, torun gibi asıl ve fer’ler arasındaki bir- kek ve kız çocuklarının oğluna ve kızına” de-
leşmedir. Yukarıya doğru olan şahıslar tûlen nerek ahfaddan ne kastedildiği açıklanmıştır.
nesebin usul, aşağıya doğru olan şahıslar ÂİLE VAKFI: Evlad ve ahfad ve sair aile efradı
furu’ kısmıdır. Arzen neseb, bir asıldan dikine menfaatine yapılan vakıftır. Medenî Kanunun
olmayarak kolsalan (dallanan) hısımlar arasın- 322. maddesinde beyan olunduğu üzere aile
da bulunan birleşme/bağlantı ve irtibattır. Kar- efradının talim ve terbiyesine, donatma veya
deşler, kardeş çocukları, amcalar, halalar ve yardımına ve bunlara benzer gayelere gerek-
bunların çocukları arasındaki ittisal (birleşme) li masrafların ödenmesi için eşhas ve miras
bu kabildendir ki buna havaşi ve civar hısım- hukukuna dair hükümlere uyarak yapılan va-
lığı denir. Zikri geçen maddelerdeki civar hı- kıflara aile vakfı denir. Bahsi geçen maddenin
sımlığı tabirleriyle bu nevi neseb münasebeti son fıkrasıyle bir mal veya bir hakkın devir ve
ifade olunmuştur. Her ne zaman âbâ ve ecdâd ferağ edilememek üzere bir aileye tahsisine
denirse tûlen nesebin usul kısmı ve ev1ad ve ve aile efradı arasında tarz-ı intikaline dair her
ahfad denince furu’ kısmı kastedilmiş olur. türlü tasarruf ve bu tarzda bir tasarrufun tesi-
ÂB-KEŞ: âb su, keş ise çekmek mânasına sat ihdası fikriyle mezci (karıştırılması) meno-
olan “keşîden” masdarındandır. Âb-keş su çe- lunmuştur. Daha evvelki esaslarda ise gerek
ken demektir. Vakıf hayır müesseselerinin su müstakillen ve gerek mezc suretinde bir malın
ihtiyacını karşılamak üzere kuyu ve çeşmeler- her hangi bir aileye tahsisi ve aile efradı ara-
den su temin eden kimsedir. sında intikali câizdi.
ÂB-RÎZÎ: Pislik kabı, havruz gibi hastahane- AKÂR: Bina, arazi, bağ ve bahçe gibi başka
lerde lâzımlıkları döken hizmetçiye âb-rîzî de- yere nakli mümkün olmayan maldır. Bu nevi
nir. mala gayr-ı menkul denir. Asıl akar, arsa ve
araziden ibarettir. Bina ve ağaçların akarda
ÂDİ GEDİK: Haremeyn yani Mekke-Medine dahil olması, üzerinde bulundukları yerin mü-
ve Mahmud-ı Adlî gediklerinden maada vakıf temmim cüzü olmak itibariyledir. Halk akar
gedikleridir. Haremeyn ve Mahmud-ı Adlî va- lafzını kira getiren gayr-i menkulde kullan-
kıf gedikleri te’min-i deyn (borcu temin etmek) maktadır. Mesken olarak intifa olunan, bina
gibi bazı nizami hükümleri ihtiva ettiğinden ve meyvesinden şahsen istifade edilen bağ ve
bunlara nizamlı gedik denmiştir. bahçelere akar denmektedir. Bu mana örfdeki
kullanım itibarıyladır.
216