Page 80 - 7. SINIF TÜRKÇE DUBLEKS KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI

9. Bölüm
KAZANIM TESTİ 1 Parçada Anlam - 2 (Hikâye Unsurları - Dil ve Anlatım - Metin Karşılaştırma)

11. Bir gün Nasrettin Hoca’nın yolu bazı evlerinin üzerinde 13. Bizi karşılayan ince ve zarif bir bayandı. Konuşmasın-
bayrak dikili bir ile düşer. Hoca bunu anlamlandıramaz dan eğitimli biri olduğu rahatlıkla anlaşılıyordu. Saçlarını
ve ahaliye sorduğunda “Hoca’m, o evlerde küp dolusu toplaması, beyaz ceketine eşlik eden eldivenleri ve ince
altın vardır.” cevabını alır. Bunu duyan Hoca, büyükçe bir topuklu ayakkabısı onu çok gösterişli kılıyordu. Bu baya-
küp alarak kaldığı eve gelir. Bir de bakarlar ki küpte altın nın eşliğinde dar bir koridordan geçtik. Büyük bir salona
yerine taşlar var. Hoca’ya “Hoca’m bu nasıl iş? Küpte ulaşınca yemek masasının etrafına toplanmış insanları
neden altın yerine taş var?” diye sorduklarında Hoca gördük. Ev sahibinin yüzündeki, çivi ile çakılmış bir deliği
şöyle cevap verir: “Komşular niye üzülüyorsunuz, küpte andıran gamzesi dikkat çekiyordu.
yattıktan sonra altın ya da taş olması ne fark eder?”
Yukarıdaki parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden han-
Bu metinle ilgili; gisi söylenemez?
I. Kişi ve olay unsurları bellidir. A) Olayın ne zaman gerçekleştiği belirtilmiştir.

II. Metnin amacı güldürürken düşündürmektir. B) Birinci kişi ağzı ile yazılmıştır.
III. Metinde olağanüstü bir olay anlatılmıştır. C) Betimlemelere yer verilmiştir.
IV. “5N 1K” ilkesine göre hazırlanmıştır. D) Öyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır.
numaralandırılmış yargılardan hangileri yanlıştır?

A) I ve II B) II ve III
C) III ve IV D) II ve IV

12. Yirmi katlı, her katında ayrı bir bölümün yer aldığı ve her
birinde yirmiyi aşkın çalışanın bulunduğu bu çok uluslu 14. Misafirlik samimi olmalıdır. Onun için insan kimlerle
şirkete girmeyi başarıp işe başladım; bölümün Müdür ahbaplık etmek istiyorsa onların misafirliğine gitmeli,
Yardımcısı Romina Boyacı, beni bütün çalışanlarla tek ahbaplık etmek istemediklerinin de misafirliklerini
tek tanıştırma inceliğini gösterdi. Ardından vişne rengi kabul etmemeli ki samimiyet dışı bir misafirlik oyunu-
bir fularla tamamladığı gri tayyörünün şıklığı içinde, cam nun can sıkıcı neticelerine maruz kalmasın. Aslında
duvarlarla kapatılmış odasına çekildi. Kocaman, pırıl pırıl bir insanın sizi aramış olması, sizi görmek için zah-
bir masa; rahat deri koltuklar ve şık bir konsol… Kon- metlere katlanması, onu iyi karşılamanız için kâfi bir
solun üzerindeki çerçevede bir genç kız gülümseyişi… sebeptir.
İncecik boyunlu beyaz vazoda, fark edilmemesi imkânsız
birkaç taze gül kırmızısı... Her yeni başlayana yöneltilen
tebessümle süslenmiş selamlara aynı içtenlikle karşılık “Onunla geçinemiyorum çünkü o şöyle şöyle...” dediği-
mizde onun karşısında acizliğimizi itiraf etmiş oluruz.
veriyorum. Bu ilk günde elime tutuşturulan dosyalara göz
gezdirirken bakışlarım arada bir, yanı başımdaki pence- Güzel huylu insanlarla herkes geçinir. Marifet çevre-
mizdeki diğer insanlarla geçinebilmektir. İnsanları tanı-
reden dışarı kayıyor. Romina Hanım, yanıma yaklaşıp
pencereden bakınca ne görüyorsun diye soruyor. İnsan- maya çalışmak onlarla geçinmeyi kolaylaştırır. Etrafı-
mızdaki herkesle dost olmak zorunda değiliz.
lar, arabalar ve yığın yığın binalarla kuşatılmış telaşlı bir
İstanbul gördüğümü söylüyorum. Gülümseyerek yanım-
dan uzaklaşıyor. İşlere beklediğimden daha çabuk alışı- Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerin ortak özellik-
yorum. lerinden biri değildir?

Bu parçada aşağıdaki hikâye unsurlarından hangi- A) Samimi, açık ve anlaşılır bir dil kullanılması
sine yer verilmemiştir? B) Alındıkları metin türlerinin aynı olması

A) Yer B) Zaman C) Kurgusal metinlerden alınmaları
C) Olay D) Kişiler D) Her iki metin de konusunu sosyal yaşamdan alması

MARKAJ YAYINLARI
80 Markaj Yayınları / 7. Sınıf Türkçe