Page 324 - 5. SINIF VIP TÜM DERSLER KONU ANLATIMLI - EDİTÖR YAYINLARI
P. 324
Unıt 9: The Animal Shelter
̛ Examples: › Sure, go ahead. (Tabi, buyur / devam et.)
Ő Lucy: What are you doing at the moment? (Şu anda › No problem. (Sorun değil.)
ne yapıyorsun?) › Great idea. (Harika fikir.)
Ő David: I’m cleaning the barn with my father.
(Babamla ahırı temizliyorum.) ̛ Examples:
Ő Jamie: Which animals are the cats playing with? Ő Emily: Wow! There are a lot of animals here. Can
(Kediler hangi hayvanlarla oynuyor?) I donate money to the shelter, mum? (Burada çok
hayvan var. Barınağa para bağışı yapabilir miyim,
Ő Katie: They are playing with the puppies. (Onlar
köpek yavrularıyla oynuyorlar.) anne?)
EDİTÖR YAYINLARI
Ő Brian: Where are they going at the moment? (Onlar Ő Mother: Of course, you can. (Elbette, yapabilirsin.)
şu anda nereye gidiyorlar?) Ő Peter: Can I be a volunteer to work at an animal
Ő Audrey: They are going to a animal shelter for their shelter at weekeends? (Hafta sonları hayvan
school trip. (Okul gezileri için bir hayvan barınağına barınağında gönüllü olabilir miyim?)
gidiyorlar.) Ő Father: For sure. That’s a great idea. (Elbette. Bu
Ő Cliff: Who is your brother going to the animal shelter harika bir fikir.)
with? (Erkek kardeşin kiminle hayvan barınağına • Bir isteği veya teklifi kabul etmediğimizi belirtmek için
gidiyor?) şu ifadeleri kullanabiliriz:
Ő Hailey: He is going there with my father. (Oraya › I’m afraid you can’t. (Korkarım ki yapamazsın.)
babamla gidiyor.)
› Sorry, not now. (Üzgünüm, şimdi olmaz.)
Ő Tracey: Why is Stefanie collecting the eggs? (Neden
Stefanie yumurtaları topluyor?) › That’s not a good idea. (Bu iyi bir fikir değil.)
Ő William: Because it is her responsibility on the farm. › Sorry, you can’t. (Üzgünüm, yapamazsın.)
(Çünkü bu onun çiftlikteki sorumluluğu.) › I’m sorry, but you can’t / may not. (Üzgünüm ama
yapamazsın.)
REMEMBER
› Sorry, not right now. (Üzgünüm, şu anda olmaz.)
ASKING FOR PERMISSIONON › That’s a bad idea. (Bu kötü bir fikir.)
ASKING FOR PERMISSI
• Birinden bir konuda izin isterken “-a / -e bilir miyim?” › That sounds like a bad idea. (Bu kulağa kötü bir
anlamına gelen “Can I ...?” ve “May I ...?” soru kalıp- fikir gibi geliyor.)
larını kullanırız. › Sounds bad. (Kulağa kötü geliyor.)
• Bir isteği veya teklifi kabul ettiğimizi belirtmek için şu ̛ Examples:
ifadeleri kullanabiliriz:
Ő Lauren: Look at those kittens, mum. They look
› Sure. (Tabi ki. / Elbette.)
so lovely. Can I feed them, mummy? (Şu yavru
› Of course. (Tabi ki. / Elbette.) kedilere bak anne. Çok sevimli görünüyorlar. Onları
› For sure. (Elbette.) besleyebilir miyim?)
› Alright. (Tamam. / Peki. / Olur.) Ő Mother: Oh, dear. I’m sorry, but you can’t. (Oh,
canım. Üzgünüm ama yapamazsın.)
› Sure, of course. (Tabi, elbette.)
› OK. (Tamam.) Ő Jason: Look at those cute puppies, dad. May I adopt
one of them? (Şu sevimli yavru köpeklere bak baba.
› That is a good idea. (Bu iyi bir fikir.)
Onlardan birini evlat edinebilir miyim?)
› That is a great idea. (Bu harika bir fikir.)
Ő Father: Sorry, but you may not. That’s a bad idea.
› Of course, you can. (Tabi ki / Elbette, yapabilirsin.) (Üzgünüm ama yapamazsın. Bu kötü bir fikir.)
324 İngilizce / Unıt 9