Page 156 - 8. Sınıf Türkçe Defterim
P. 156
11. BÖLÜM: PARÇADA ANLAM - 1 ETKİNLİK DEFTERİ
11. Anlatım Biçimleri
Aşağıdaki paragraflarda anlatım biçimlerinden hangilerinin (tartışmacı, açıklayıcı, betimleyici ve öyküleyici anla-
Etkinlik
tım) kullanıldığını bularak yandaki noktalı yerlere yazınız.
Yeşil, yumuşak çimenlerin üzerine oturmuş, gözlerinden birbiri ardı sıra yuvar-
1 lanan gözyaşları arasından bana bakıyor. Oturduğu yerdeki çimenlerin sarı, yeşil
parıltısı gözlerimi kamaştırdı.
Babalarla çocuklar birbirlerini anlamıyor diye yapılan eleştiriye katılmıyorum.
Çünkü uygarlık değiştiren bir toplumda babalarla çocuklar elbette anlaşamayacak.
2
Bugün babalarla çocuklar arasındaki bilgi, inanç, töre dünya görüşü bakımdan an-
laşmazlık neden yadırganıyor.
Akşam yavaş yavaş yüzünü gösterirken Hacı Ziya’nın masası yine kalabalıktı.
Onun anlattıklarını diğerleri tatlı tatlı dinlerken Şükrü Ağa geldi. Rengi soluk, duru-
3
munda bir gariplik vardı. Selam vermedi. Kenardaki boş sandalyeyi aldı ve uzakta
bir yere oturdu. Tavrı davranışı herkesin dikkatini çekti
Atatürk ilke ve inkılapları, yaşanan tecrübeler ve geleceğe dair hedefler üze-
rine kurulmuştur. Bu ilke ve inkılaplar Amasya Genelgesi’yle başlayan, Erzurum
4
ve Sivas kongreleriyle devam eden ve TBMM’nin açılmasıyla ortaya çıkan ulusal
iradenin her şeyin üzerinde tutulmasını esas alır.
12. Anlatım Biçimleri, Duyulardan Yararlanma
Etkinlik Aşağıdaki metinlerde hangi duyularla ilgili ayrıntılara yer verildiğini bularak altlarındaki kutucuklara yazınız.
1. Kar ovaya doğru homurdana 2. Çukurova’da, bir düzlükte; orta- 3. Her yöne çileli bir akşam indi.
homurdana iniyordu. Yılkılıklar lık ıslak ot, çiçek kokarken bütün Fırtınanın azgınlığı arttıkça arttı.
dağınık düzenden toplu düzene bir köy atıyla, itiyle, çoluğu çocu- Yer-gök bir olmuştu. Gökyüzü
geçtiler. Kulakları bir süre dim- ğuyla, giyinmiş kuşanmış; düğü- zulüm kusuyordu. Çok geçme-
dik kaldı. Yukarı kalkık başları, ne bayrama, imeceye giderken den yüze tokat gibi inen yel ıs-
birbirine sürtündü. Yeleleri rüzgâr önden, uzaktan hiç duyulmamış lığını ulumaya çevirdi. Herkes
rüzgâr uçuştu. Kar inmişti ovaya... bir türkü geldi kulağıma. Tuhaf doğanın bu dehşet veren man-
Vücudu buz kesen yel, ıslık çal- bir türküydü. zarasından korkmuş, evlerine
maya başlamıştı. kapanmıştı.
8. Sınıf Türkçe 155